Eral KARAYAZICI Inveo Portföy - Fon Yönetim Müdürü Tüm yazıları

16 Aralık milat olacak

Yurtdışında ECB başlığının etkisi altında yurtiçinde ise Rusya geriliminin güçlü artçılarıyla satıcılı bir haftayı geride bıraktık.

Bigpara Haber

Merkez üssü Avrupa olan bu satış dalgasında borsalar ortalama % 2,5 değer kaybederken BIST de % 1,8 geriledi.

Bu satış dalgası sonbaharda yaşanan Çin sarsıntısına dönüşür mü ? Hiç sanmıyorum. Eylül sonundan geçen haftaya dünya borsaları % 20 değer kazanmıştı. Avrupa özelinde ECB’ye ( Avrupa Merkez Bankası ) yönelik beklentiler final parkurunda bu hareketin itici gücü olmuştu.

ECB de boş durmadı 3 beklentinin 2’sini gerçekleştirdi ama gerek beklenti gerçekleşti ve geride kaldı algısı ile gerek ise eksik gerçekleşti refleksi ile Avrupa borsalarında yaşanan gerilemeyi doğal ve derinleşmeyecek bir sindirim olarak görüyorum.

Benzer bir beklenti ( hem de eksik gerçekleşerek  ) bitti refleksi de Euro’da gerçekleşti. Euro bolluğunun miktarı ve süresi uzayacak algısı ile ekim ortasından bugüne dolara karşı % 10 değer kaybeden Avrupa para birimi, ECB kararları açıklanır açıklanmaz % 3 prim yaparak dolara karşı yaralarının bir kısmını sarmış oldu.

Yurtiçinde dolar değer kaybederken euro’nun yükselmiş olması tamamen bu refleksten kaynaklanıyor. Dünyanın her yerinde yaşandı, bize özel değil.

4 Aralık Prova Oldu

Pusulada dünü yazmayı pek tercih etmem, okurların da bundan haz etmediğini “ sen boş ver dünü yarını yaz “ dediğini çok iyi bilirim. Ancak 4 Aralık Cuma günü yaşananların geleceğe ışık tuttuğunu düşünüyor, bu nedenle Cuma öğleden sonraya bir büyüteç tutalım istiyorum.

Yellen ( ABD Merkez Bankası Başkanı ) hafta içinde söylev değişikliğine giderek son açıklanacak ekonomik verileri de dikkatle inceleyip 16 Aralık’ta faiz artırım sürecini fiilen başlatacaklarını, gerekçeleri ile ifade etti. Hal böyle olunca da geçen Cuma açıklanan ABD istihdam veri setinin önemi üçe katlandı.

Veri seti tartışılamayacak kadar güçlü geldi ve FED’in haftaya Çarşamba akşamı ( 16 Aralık ) faiz artırım sürecini fiilen başlatması nerede ise kesinleşti.

Bu veriyi takiben ne olmasını beklerdiniz ? Teorik olarak doların dünya genelinde değer kazanması gerekir. Ancak bu olmadı. 

Eş zamanlı olarak petrol % 3,3 değer kaybettiği için USD karşısında % 0,8 değer kaybeden Rus Rublesini bir kenara ayırırsak o saat diliminde işlem gören gelişen ülkelerin tamamında ABD para birimi değer kaybetti. Bir önceki gün % 3 dayak yediği euro ve arkadaşlarına karşı sağladığı prim de binde ikide kaldı. 

Dile kolay ABD Merkez Bankası faiz arttıracak. 2015 boyunca bize bu vaka gerçekleşince tsunami olacağı, gelişen ülkelerin paraya muhtaç kalacağı, doların ralli üzerine ralli yapacağı anlatılmıyor muydu ? Peki neden dolar bu veri ile yükselemedi ?

Çünkü aylardır savunduğum üzere bu faktör cılkını çıkartır düzeyde fiyatlandı da ondan. Yukarıdaki tabloda açıkça göreceğiniz üzere faiz artırımına ilişkin ilk sinyali takiben geride kalan 15 ayda ABD para birimi gelişen ülkelerde ortalama % 35 gelişmiş ülkelerde % 17 değer kazandı.

Bir faktörün etkisini öngörmeye çalışırken 2 başlık atlanmamalı.

1-    Finansal piyasalarda hiçbir bayram & matem sonsuza kadar sürmez. Her tür faktör değişikliğinin piyasa etkisi limitli olur.  

2-    Gerçekleşeceği gün gibi aşikar olan bir beklenti, gerçekleşmeden önce ( hatta biraz da gereğinden fazla ) fiyatlanır. Vaka gerçekleşince de köpük geri verilir.  

Bu işin kesin bir matematiği olmamakla birlikte genelde vaka öncesi kaydedilen primin 2/3’ü kalıcı değer artışı 1/3’ü ise beklenti gerçekleştikten sonra geri verilen köpüktür.

•    11 kırılgan sayılan gelişen ülke parasına karşı USD ‘nin değerini göstermektedir.

İşte bu nedenle ben 16 Aralık’ta FED’in beklenen adımı atmasını takiben doların dünya genelinde 3–6 aylık bir vade ile düşüş trendine girmesini ve son 15 ayda kaydettiği primin asgari 1/3’ünü geri vermesini bekliyorum. 

Bernanke’nin sinyalini takiben eyvah varlık alımları kesilecek diye 6 ay matem yaşayan piyasalarda varlık alımları kesintisi başladıktan sonra doların değer kaybetmesi ve gelişen ülke marketlerinin ralli yaşaması da ağırlıkla bu piyasa geleneğinden kaynaklanıyordu. 

Bazı analistlerin son haftalarda dolar neden yükselmiyor sorusunu “ çünkü FED arttıracak ama az arttıracakmış, belki etkisi sanıldığı kadar kötü olmaz “ diye yanıtladıklarını görüyorum.

Haklılar FED 2016 yılında 1 puan 2017 yılında bir bu kadar daha olmak üzere önümüzdeki 2 senede toplam 2,3 puan faiz artırımına gitmeyi planlıyor. 

Ama bu yeni bir bilgi değil. FED bunu 17 Eylül 2015 tarihli toplantıda ( USDTRL 3,04 iken ) açıkladı. Geride kalan 2 ay içinde bu konuda yeni bir bilgi gelmedi. 

Peki FED 16 Aralık’ta geleceğe dönük bu projeksiyonda yukarı yönlü bir revizyona gider yani al sana arttırdım ve ileride sandığınızdan daha fazla arttıracağım der mi ? Hiç sanmıyorum. 

Siz iğneyi batırırken canını çok pis yakacağım diyen bir doktor gördünüz mü ? Aksine FED faiz artırımının piyasa etkisine yönelik bir ihtiyatla geleceğe dönük tahmininde kısıtlı aşağı yönlü bir revizyona dahi gidebilir. 

Strateji

Tüm bu yazdıklarım FED & USD global etkisi yani dolar dünyada ne olur sorusuna yönelik. Vaka gerçekleşmeden önceki 7 işlem gününde çok önemli bir değişim ( pozitif veya negatif ) yaşanacağını sanmıyorum. Bence cümbüş 16 Aralık’tan itibaren perde aralayacak.  

O zaman neden şimdiden bıdı bıdı kafamızı şişirdin demeyin. 4 Aralık provası önemliydi ve önümüzdeki 1,5 hafta pozisyon revizyonları için son fırsat olabilir. 

Ya USDTRL ? İşte orada tek belirleyici ABD para birimi değil. Artçı sarsıntıları süren Rusya geriliminin bir negatif ayrışmaya neden olacağını sanmıyorum. Ama hafta sonunda manşete çıkan Irak faktörünün ne yönde gelişmeleri beraberinde getirebileceği hakkında şu aşamada elimizde fazla bir ipucu yok.   

Dünya büyük bir orkestra ve elimden geldiğince tüm çalgılardan fal tutarak ortak seslendirilecek şarkıyı ( dünyadaki ritmi ) öngörmeye çalışıyorum. Ama Türkiye piyasaları kendine has faktörler ile yön bulduğunda inanın Garfield gibi kalıyorum.

Irak faktörünün etkisi ile TL negatif ayrışırsa USDTRL ‘de 2,95 test edilebilir ki bu FED’i takiben yaşanabilecek beklenti bitti satışları öncesi dolardan çıkmak adına çekici bir fırsat olabilir.

Borsa ve tahvil için de görüşlerimde bir değişiklik yok. Tüm gelişen ülkelerde hisse senetleri çok ucuz fiyatlardan işlem görüyor ve 16 Aralık’ın bu borsalarda 6- 12 ay süreli ( % 30 – % 50 arası getirilere imza atılabilecek ) bir rallinin fitilini ateşleyeceğini düşünüyorum. 

Borsadan korkuyorum veya tercih etmiyorum diyenler adına da başta 10 yıllık olmak üzere Türk tahvillerini cazip getiri sağlamaya aday buluyorum

ABD istihdam verisini takiben kim takar FED’i reaksiyonu gösteren bir cephe de gümüş & altın ikilisiydi. Olağan şartlarda eyvah FED kaçın kaçın refleksi ile bu ikilinin değer kaybetmesi beklenirdi. 

Ancak öyle olmadı Cuma günü gümüş % 3 altın % 2,3 değer kazandı. Dolar için nasıl yükselmesi gerekirken yükselemiyorsa pek yakında bir düşüş trendine girebilir diye düşünülebilirse tersi de gümüş & altın için geçerli. 

Cuma günü istihdam veri seti ile düşmesi gerekirken bırakın değer kaybetmeyi hızla değer kazanan bu ikili 4 yıl süren düşüş trendini sona erdirmiş olabilir. 

Bu bakıma 99,5 ve 97.6 TL de yakın destekleri olan altın (  ons adına 1072 ve 1060 ) ve yukarı yönlü marjının daha yüksek olduğunu düşündüğüm 1,3250 ve 1,29 TL de yakın destekleri olan gümüş ( $ bazında 14,20 ve 14,05 ) başta dolar pozisyonu olanlara bir değişim seçeneği olarak yatırımcı radarında kalmayı hak ediyor. 

13 Aralıkta yayınlanacak bir sonraki pusulada buluşmak dileği ile …

Anlık – Günlük Değerlendirmeler

Pazartesi günleri 17:40’da TRT Türk ve diğer günler 17:45’de Kanal B’de piyasaları değerlendiriyor, genel stratejiye yönelik görüşlerimi pazar günleri 23:00’de BIG PARA ‘da yayınlanan köşe yazım pusula ile okurlara aktarırken, haber akışına bağlı anlık tespitlerimi twitter adresimde ( @eralkarayazici ) paylaşıyorum. 

Yazarın Diğer Yazıları