Barış AKÇAY RiskActive Kurucu Ortak Tüm yazıları

Kobiler ve geleceğe hazırlanma

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye ekonomisi için de kobilerin önemi çok büyük. Yarattıkları istihdam, üretim ve katma değer gerçekten de ekonominin can damarını oluşturuyor. Büyük kurumsal firmalar ve orta boy ticari işletmeler belirgin bir istihdam ve katma değer sağlasa da kobilerin girişimciliğe dayanan dinamik yapısı ekonominin esnek ve rekabetçi tarafına yön veriyor. Önemli sorunlarımız var mı? Evet tüm dünyada kobilerin önemli sorunları var.

Bigpara Haber

Yapılan her düzenlemeden, her türlü Faiz, Kurt, Parite, Emtia, Metal ve Enerji fiyat değişimlerinden, yerel ve global krizlerden, vergi artışlarından ve enflasyondan en çok kobiler etkilenir. Kobiler tüm dünyada çalışan sayısı, ciro ve aktif büyüklükleri ile tanımlanıyor. Örneğin girmeye çalıştığımız Avrupa Birliğinde 2003/361/EC sayılı tüzük çerçevesinde 1 Ocak 2005’te yürürlüğe giren KOBİ tanımı aşağıdaki gibidir.

Ülkemizde ise Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması Hakkında Yönetmelik’te 2012 yılından itibaren Kobi tanımı aşağıdaki şekilde yapılmıştır.

Kobileri birde biz tanımlayacak olursak, kobi büyük kurumların binbir fizibilite ile girdiği işe kabaca potansiyeli ve fırsatı hissedip cebindeki 100 TL ile 500 TL yatırım yaparak giren firmadır. Yaptığı işi iyi bilir ve işini büyütmeye çalışır. Piyasaya ve bankaya her zaman borcu vardır, bir o kadar da piyasadan alacağı vardır. Hiçbir zaman elinde güçlü bir işletme sermayesi ile güne güvenle başlayamaz, ama binbir risk üstlenerek geleceği en önde kovalar.

Çoğu şirkette patron işin başında işçileri ile omuz omuza çalışır. Üretir, Kazanır ama kazancının çoğu borç ödemeye, üzerine aşırı binmiş banka ve vadeli alımlarından kaynaklanan faiz ve komisyon yüküne gider. Ama iyi zamanlarda da kazancı bereketlidir. Ekonominin ve İstikrarın iyi olmasına muhtaçtır çünkü planlarını iyi senaryoya göre yapmıştır. Benim 20 yıllık iş hayatımda karşılaştığım genel Kobi profili budur. Tabii ki istisnai şirketlerle de karşılaştım ama genel yapı Kobilerde Kırılgandır.

Ekonomimizde önemli bir yeri olan Kobilerin zaman içerisinde uzun ömürlü Kobilere hatta ortaboy işletmelere dönüşmesi için yapılması gereken pek çok şey var. Değişen ve gelişen dünyaya entegre olabilen yeni nesil kobiler yaratmak, dijital dönüşüme adapte olmalarını sağlamak, teşvikler ile korumlarımızı geleceğe hazırlama başta ülkeyi yönetenlerimize düşse de, medyaya, üniversitelere, eğitim danışmanlık ve yazılım firmalarına, sivil toplum örgütlerine kadar pek çok paydaşa önemli görevler düşüyor.

Bugüne kadar 15 ilde yaklaşık 12 sektörde faaliyet gösteren sayıları 1000’e yaklaşan Kobi ve Obi’ye Eğitim, Danışmanlık ve Yazlım hizmetleri vermiş bir Kobi sahibi olarak sorunları ve çözümlerini biliyorum. Fakat bu 100 metrelik bir kısa koşu değil. Sürekli 100 metre gibi koşulan uzun bir maraton. Çok üzücü bir durum ki ülkemizde şirket ömürlerine bakıldığında yüzde 80’i 5. yılı bile göremiyor. Kobilerin yüzde 90’ının aile işletmesi olduğu düşünülürse geçtiğimiz 100 yıllık süreçte Kobi hatta micro ölçekte başlayıp dev duruluşlara dönüşen kurumlarımız da az da olsa var. Kobilere yol ve yön gösteren nevigasyon ihtiyacı tüm dünyada hızla artıyor. Eskiden 10 yılda yaşanan dönüşüm bugün altı ayda yaşanıyor. Tüm dünyada bilgiye erişim giderek artıyor. Eğitime, ArGe faliyetlerine, Finansal Sistemlere, Lojistiğe ve Dijitalleşmeye yatırım yapanlar giderek ayrışmaya başladı. Kobileri kabuğundan çıkarıp farkındalığını artırmalıyız. Ancak bu sayede Kobileri ve ülkemizi geleceğe hazırlarız.

Yazarın Diğer Yazıları