Ağustos`ta beklentiler neler?
Ağustos ayından itibaren ağırlıklı olarak gündem hem yurtiçinde hem de yurtdışında Merkez Bankalarının faiz kararları olacakmış gibi görünüyor
Haziran ayından itibaren toparlanma sürecine giren yurtiçi piyasalar, ilgili dönemde Euro Bölgesi’nde atılan adımlar neticesinde bir miktar dengelenme yaşanmasından destek aldığı bir dönem geçirdi.
Yatırım Merkezi Direktörü
Yurtiçi tarafta ise özellikle kredi derecelendirme kuruluşları tarafından görünümün ‘pozitif’e çevrilmesi ivmenin artmasına neden olan faktörlerden birincisi oldu. Diğer ikinci bir faktör ise ‘güvenli liman’ algılaması nedeniyle yurtdışı kaynaklı fonların girişiyle faiz cephesinde yaşanan gevşeme olumlu algılamayı destekledi.
Ağustos ayından itibaren ağırlıklı olarak gündem hem yurtiçinde hem de yurtdışında Merkez Bankalarının faiz kararları olacakmış gibi görünüyor. Euro bölgesi tarafında tekrar başlayan faiz indirimi süreci ve açıklamalar takip edilecek olup, son dönemde veri akışı açısından zayıflama gösteren ABD tarafında ise yeni bir ‘QE ile parasal gevşeme beklentisi’ ana izlenecek faktörlerden olacak gibi. Yurtiçi tarafta ise Merkez Bankasının ‘bekle gör’ konumunda kalmasına neden olan enflasyon rakamları önemli. Son dönemde gıda ve petroldeki hafif yükselişler faiz indirimi beklentisini zayıflatsa da, bu konudaki beklenti hemen gündemden düşecekmiş gibi görünmüyor.
Siyasi risk olarak dışarıdan izlemeye devam eden Suriye’ye ilişkin gelişmeler hem yurtiçi piyasalar açısından hem de petrol fiyatları açısından önemli.
Hisse senedi tarafında önümüzdeki dönemde olası bir not artırımı beklentisiyle satın alınan pozisyonların taşınma potansiyeli yüksek görünmekle birlikte, Ağustos ayında açıklanacak banka bilançoları ve Merkez Bankaları kararları ana ivme kaynağı olacaktır.
Endekste 63 bin seviyesinin üzerine atak yaşanması durumunda 65 bin seviyesi hedeflenebilir. 60 bin önemli destek seviyesinin altına kırılması durumunda ise 58 bin 500 seviyeleri destek olacaktır.