Şevin EKİNCİ Ekonomist - Sunucu Tüm yazıları

FED 18 Mart’ta Ne Yapar?

Geçen hafta Cuma günü ABD’de tarım dışı istihdam rakamı açıklandığından beri piyasalar düşüşteydi. ABD’de S&P 500, Dow Jones endeksi o günden bu zamana yüzde 3 düşerken, Nasdaq endeksi yüzde 4’e yakın düşüş gösterdi

Bigpara Haber

Gelişmekte olan ülkeler para birimlerinde, Brezilya reali ve Güney Afrika Randı yüzde 5.6 düşerken daha önce belirsizlikler yüzünden zaten zayıflayan Türk lirası Cuma gününden sonra düne kadar bir yüzde 4 düşüş daha gösterdi.  Aynı dönem içinde Brezilya borsası (BOVESPA) yüzde 4 düşerken Türkiye’de Borsa İstanbul yüzde 6 düşüş gösterdi. Tüm bu düşüşler Cuma günü tarım dışı istihdam rakamı açıklanmasının üzerinden bir hafta geçmeden daha çok ABD Merkez Bankası Fed’in bu sene faiz artırımına başlayacağı endişesiyle gerçekleşti.

Uzunca bir zaman Haziran ve Temmuz ayları Fed’in faiz artırımına geçebilmesi için olası başlangıç tarihleri olarak görüldü. Daha sonra ise, gelen verilerin karışıklığı, ABD Merkez Bankası Başkanı Yellen’ın ifadelerindeki güvercin söylemler bu beklentileri Eylül ayına öteledi. Ancak Cuma günü ABD’de 240 bin artış beklentilerine karşılık 295 bin olarak açıklanan tarım dışı istihdam rakamı; yüzde 5.7’den yüzde 5.5’e düşen işsizlik oranı faiz artırımına her an gidebileceğinin haberi olarak algılandı. Hatta bu ayın 17-18’inde buluşacak olan Fed üyelerinin toplantı sonrası para politikası metninde “sabırlı” yönde davranacakları ifadesinin kaldırılacağı beklentisiyle tüm piyasalar alabora oldu.
ABD Merkez Bankası para politikası kararlarını verirken piyasa reaksiyonlarını da göz önünde bulunduruyor, zira piyasalarda panik satışlarıyla yaratılan de facto bir faiz artışı onların da işine gelmiyor (5 Kasım tarihli bu yazımda bu konuya değinmiştim http://bigpara.hurriyet.com.tr/bigpara-uzmanlari/sevin-ekinci/fed-panik-satislarini-onleyebilecek-mi_ID962132). En nihayetinde piyasa faizleri reel ekonomiyi de vuruyor.

Yazının başında bahsettiğim türbülanstan dolayı şu anda Fed’i para politikası konusunda bu ay alacağı iki yol bekliyor.  Ya baştan piyasalarda bu satışa izin vererek 17-18 Mart’ta sabırlı ifadesini hemen kaldıracak ve önündeki toplantılardan “herhangi birinde” verilere göre faizi artırma kararı verecek ya da bu ayki toplantısında sabırlı ifadesini kaldırmamayı tercih ederek ifadeyi kaldırdığı ayın hemen akabinde faiz artışına geçecek.

Benim beklentim ise ikinci yolu seçeceği: her ne kadar tarım dışı istihdam yüksek gelmiş olsa da bu ayki toplantısında Fed’in sabırlı ifadesini koruyacağı yönünde.

Bu beklentimin arkasındaki nedenleri anlamak için öncelikle ABD’de enflasyon tarafındaki gelişmeleri izlememiz yetecektir. Fed’in uzun vadede enflasyon beklentisi yüzde 2, ABD’de enflasyon olarak gözettikleri kişisel tüketim harcamalarında öngörüleri 2014 yılı için yüzde 1,2-1,3 artış aralığı 2015 yılı için ise yüzde 1-1,6 artış aralığı. Çekirdek tüketici harcamalarında bu yıl için yüzde 1,5-1,8 gibi bir beklenti aralığı öngörüyorlar. Bu projeksiyonlar, Eylül ayındakilerden aşağı doğru revize edilmiş öngörüler. Şu anda bu verilerde gerçekleşmeler ise öngörülerin çok altında.

Ocak ayında kişisel tüketim harcamalarında yıllık artış oranı yüzde 0,8’den yüzde 0,2 seviyesine düştü! Bunda en büyük etmen düşen petrol fiyatları oldu. Düşen petrol fiyatı etkisini çıkardığınızda çekirdek kişisel tüketim harcamalarında artış ise yüzde 1,3. Kişisel tüketim harcamalarındaki artış öngörülenin çok altında. Buna mukabil, maaşlarda da artış yok. Ortalama saatlik kazançlardaki artışlar Şubat ayında sadece yüzde 0,1 arttı. Türkiye’de son zamanlarda çok tartışma yaratan konu olan faiz enflasyon konusu burada ortaya çıkıyor:

ABD, enflasyon beklentilerin çok altında iken niye faiz arttırsın ki? Zaten büyüme oranı da bu sene için öngördükleri yüzde 2,6-3,0 aralığının altında halihazırda yüzde 2.4, ve bu yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde olumsuz bir baz etkisi var. İşsizlik oranı yüzde 5.5 seviyesine düştü ancak 2015 beklentileri hala yüzde 5.2-5.3 aralığında, yani gerçekleşme hala bunun üzerinde. Enflasyonun hala istenilen seviyelere gelmemesi bence bu ayki toplantıda sabırlı ifadesinin kalması için bir sebep olarak duruyor. İkinci sebep, olası Haziran veya Temmuz faiz artırımı için önümüzde en az iki toplantı daha olması, Fed bu yüzden sabırlı ifadesini kaldırmak için aceleci davranmayı tercih etmeyebilir. Fed Açık Piyasa Komitesi’nin 28-29 Nisan’da bir para politikası toplantısı daha var. Üçüncü sebep, piyasa tepkileri. Fed piyasalardaki son türbülansı “sabırlı” ifadesini kaldırmamak için bahane olarak öne sürebilir. Petrol fiyatları hala düşük (57$/varil) seviyelerde, 30 Ocak’da yüzde 1.7 olan ABD 10 yıllık hazine tahvil faizleri yüzde 2.2’ye yükseldi, Euro/Dolar paritesi bir hafta içinde 1.10 seviyesinden 1.05’e düşerken ABD dolarını güçlü tutmaya devam ediyor. Dördüncü ve burada sayacağım son sebep olarak Fed faiz artıracağı zamanı, tekrar faiz düşürmek zorunda kalmamak üzere belirlemek durumundadır. Zira bu konuda milyarder yatırımcı Gundlach bir ikazda bulundu ve Fed’in 2015 ortasında faiz artırması durumunda yeniden düşürmek zorunda kalacağını söyledi.

Tüm bunların ışığında eğer Fed 18 Mart tarihinde yaptığı para politikası açıklamasında beklentim dâhilinde sabırlı ifadesini kaldırmaz ise bugün gördüğümüz Borsa İstanbul’da 78.800 seviyesinden 83.000-85.000 seviyelerine doğru hareket başlar. ABD Doları/Türk lirası kuru bugün 2.59 seviyelerine gerilemişken tekrar 2.55 altını test eder hatta iç siyasi vaziyetler elverirse kurda orta vadede tekrar 2.50 seviyesi test edilebilir. 

Yazarın Diğer Yazıları